Domuz Karaciğeri Nakli: Çin'de Yaşanan Şok Ölüm!
Dünya

Domuz Karaciğeri Nakli: Çin'de Yaşanan Şok Ölüm!


10 October 20255 dk okuma5 görüntülenmeSon güncelleme: 10 October 2025

Çin'de gerçekleştirilen ve dünya tıp literatürüne geçen bir xenotransplantasyon (hayvandan insana organ nakli) vakası, üzücü bir sonla neticelendi. Genetiği değiştirilmiş bir domuzdan alınan karaciğerin nakledildiği 71 yaşındaki hasta, operasyondan 171 gün sonra yaşamını yitirdi. Bu olay, organ nakli alanında umutları yeşertirken, beraberinde önemli soruları da gündeme getirdi.

Domuz Karaciğeri Nakli Nasıl Gerçekleşti?

Çinli cerrahlar, genetiği düzenlenmiş bir domuzun karaciğerini, 71 yaşındaki bir hastaya başarıyla nakletti. Bu operasyon, dünyada bir ilk olma özelliği taşıyordu. Nakil sonrası 31 gün boyunca hastanın vücudu karaciğeri reddetmedi. Ancak, 38. günde ortaya çıkan komplikasyonlar nedeniyle karaciğer operasyonla geri alındı.

Domuz karaciğeri çıkarıldıktan sonra hastanın kendi karaciğer dokusu yeterli düzeyde fonksiyon göstermeye başladı. Ancak nakilden 171 gün sonra üst sindirim sistemi kanamaları geçiren hasta hayatını kaybetti.

Naklin Ardından Yaşananlar

Nakil sonrası 171 gün yaşaması, xenotransplantasyon alanında önemli bir başarı olarak kabul ediliyor. Ancak, karaciğerin 38. günde geri alınması ve hastanın sonrasında hayatını kaybetmesi, bu alanda aşılması gereken bazı engellerin olduğunu gösteriyor.

Uzmanlar, bazı engellerin aşılması halinde domuzdan nakledilen karaciğerin, insan vücudunda uzun süre çalışabileceğini düşünüyor. Bu durum, organ nakli bekleyen binlerce hasta için umut ışığı olabilir.

Xenotransplantasyonun Geleceği

Bu vaka, xenotransplantasyonun potansiyelini ve risklerini bir arada gözler önüne seriyor. Organ yetmezliği çeken hastalar için umut vadeden bu alanda, daha fazla araştırma ve geliştirme yapılması gerekiyor. Gelecekte, genetiği düzenlenmiş hayvan organlarının insan vücudunda sorunsuz bir şekilde çalışması mümkün olabilir.

Domuzdan karaciğer nakli yapılan hastanın 171 gün sonra hayatını kaybetmesi, tıp dünyasında büyük yankı uyandırdı. Bu olay, xenotransplantasyon alanındaki çalışmaları hızlandıracak ve organ nakli bekleyen hastalar için yeni umutlar doğuracaktır. Ancak, bu alanda daha kat edilmesi gereken çok yol olduğu da unutulmamalıdır.