Döviz Açığı Alarm Veriyor! Şirketler Neden Çaresiz?
Dünya

Döviz Açığı Alarm Veriyor! Şirketler Neden Çaresiz?


01 September 20255 dk okuma114 görüntülenmeSon güncelleme: 14 December 2025

Türkiye ekonomisi zorlu bir süreçten geçerken, şirketlerin döviz açığı giderek büyüyor. Yükselen kredi faizleri ve TL kredilerine erişimin zorlaşması, şirketleri yeniden dövizle borçlanmaya itiyor. Merkez Bankası'nın son verileri, durumun vahametini gözler önüne seriyor: Reel sektörün net döviz pozisyon açığı, haziran ayında 185,8 milyar dolara yükselerek son 7 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu durum, şirketlerin finansal kırılganlığını artırırken, ekonomik istikrar açısından da ciddi riskler oluşturuyor.

Döviz Borçlanmasının Nedenleri

Sıkı para politikasıyla birlikte faizlerin yükselmesi, TL kredilerinin maliyetini artırdı. Bu durum, şirketler için dövizle borçlanmayı daha cazip hale getirdi. Yabancı para kredilerinin yanı sıra, yurtdışı tahvil ihraçları da hız kazandı. Peki, şirketler neden dövizle borçlanmayı tercih ediyor?

  • TL Kredilerine Erişim Zorluğu: Makroihtiyati önlemler ve yükselen faizler, TL kredilerine erişimi zorlaştırıyor.
  • Döviz Kredilerinin Cazibesi: Döviz kredileri, TL kredilerine göre daha düşük faiz oranları sunabiliyor.
  • Yurtdışı Finansman İmkanları: Şirketler, yurtdışından daha uygun koşullarda finansman sağlayabiliyor.

Ancak dövizle borçlanmanın riskleri de bulunuyor. Özellikle kurdaki dalgalanmalar, şirketlerin borç yükünü artırabiliyor ve finansal istikrarsızlığa yol açabiliyor.

Döviz Açığının Ekonomiye Etkileri

Şirketlerin döviz açığının artması, Türkiye ekonomisi için çeşitli riskler taşıyor. Bu riskler şöyle sıralanabilir:

  • Kur Riski: Döviz borçları, kurdaki yükselişlerle birlikte daha da artabilir.
  • Enflasyon: Döviz kurundaki artışlar, ithalat maliyetlerini yükselterek enflasyonu tetikleyebilir.
  • Finansal İstikrarsızlık: Şirketlerin döviz borçlarını ödemekte zorlanması, finansal istikrarsızlığa yol açabilir.

Bu nedenle, şirketlerin döviz açığının kontrol altına alınması ve döviz riskinin azaltılması büyük önem taşıyor. Hükümetin ve Merkez Bankası'nın bu konuda atacağı adımlar, ekonomik istikrarın sağlanması açısından kritik bir rol oynayacak.

Çözüm Önerileri

Döviz açığının azaltılması ve şirketlerin finansal sağlığının korunması için çeşitli çözüm önerileri bulunmaktadır:

  • TL Kredilerine Erişim Kolaylaştırılmalı: Makroihtiyati önlemler gözden geçirilerek, TL kredilerine erişim kolaylaştırılmalı.
  • Döviz Riskini Azaltıcı Önlemler Alınmalı: Şirketlerin döviz riskini yönetmelerine yardımcı olacak finansal araçlar geliştirilmeli.
  • Yerli Üretim Teşvik Edilmeli: İthalata bağımlılığı azaltacak yerli üretim teşvik edilmeli.

Türkiye ekonomisi için döviz açığı sorunu acil çözüm bekleyen bir konu olarak öne çıkıyor. Şirketlerin döviz borçlanmasının önüne geçilmesi ve döviz riskinin azaltılması, ekonomik istikrarın sağlanması için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, döviz kurundaki dalgalanmalar ve finansal istikrarsızlık, Türkiye ekonomisi için ciddi bir tehdit oluşturmaya devam edecektir.