Kas Seğirmesiyle Başladı: 39 Yaşındaki Adamın Ölümcül Teşhisi!
Dünya

Kas Seğirmesiyle Başladı: 39 Yaşındaki Adamın Ölümcül Teşhisi!


14 June 20255 dk okuma21 görüntülenmeSon güncelleme: 03 July 2025

Andres Albaladejo'nun hayatı, 39 yaşında sol kolunda hissettiği hafif bir kas seğirmesiyle tamamen değişti. Başlangıçta stres veya sinir sıkışması olduğunu düşündüğü bu durum, zamanla kolundaki güç kaybıyla birlikte daha da endişe verici bir hal aldı. Haziran 2023'te bir kiropraktöre başvuran Andres'in röntgeninde sinir sıkışması tespit edildi. Bu tanı, çift için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da, tedavi sonuç vermeyince Andres bir nöroloji uzmanına yönlendirildi.

ALS Teşhisi: Hayat Bir Anda Değişti

Nöroloji uzmanı tarafından yapılan üç ayrı elektromiyografi (EMG) testinin ardından, Andres için endişe verici sonuçlar ortaya çıktı. Eşi Carmen Albaladejo, o zorlu süreci şu sözlerle anlatıyor: "Doktorlar başlangıçta sinirine baskı yapan bir disk olduğunu düşünüp disk replasmanı ameliyatı önerdiler. Ancak EMG sonuçlarında seğirmeler göğsüne doğru yayılmaya başladığında doktorlar daha fazla endişelendi." Bu durum, doktorların daha derinlemesine araştırmalar yapmasına neden oldu ve nihayetinde Andres'e Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS) teşhisi konuldu.

ALS Hakkında Bilmeniz Gerekenler

ALS, motor nöronların hasar görmesi sonucu kasların zayıflamasına ve erimesine yol açan ilerleyici bir nörolojik hastalıktır. Bu hastalık, genellikle 40-70 yaşları arasında ortaya çıkar ve erkeklerde kadınlara oranla daha sık görülür. ALS'nin belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir, ancak en sık görülen belirtiler şunlardır:

  • Kaslarda seğirme ve kramplar
  • Kol ve bacaklarda güçsüzlük
  • Konuşma ve yutma güçlüğü
  • Denge sorunları
  • Nefes darlığı

ALS'nin kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, semptomları hafifletmeye ve yaşam kalitesini artırmaya yönelik çeşitli tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olabilir.

Andres'in Mücadelesi ve Umut

ALS teşhisi konulduktan sonra Andres ve eşi Carmen, hayatlarını bu zorlu sürece adapte etmeye çalışıyorlar. Carmen, eşinin yanında olup ona destek olmak için elinden geleni yapıyor. "Andres'in güçlü bir iradesi var ve bu hastalıkla mücadele etmek için elinden geleni yapıyor. Biz de ona destek olmak için elimizden geleni yapıyoruz" diyor Carmen. Andres ise, hastalığa rağmen hayata tutunmaya ve mümkün olduğunca normal bir yaşam sürdürmeye çalışıyor. "Hayat kısa ve her anın kıymetini bilmek gerekiyor. Ben de bu hastalığa rağmen hayattan keyif almaya çalışıyorum" diyor Andres.

Andres'in yaşadığı bu trajik olay, ALS hastalığının ne kadar sinsi ve yıkıcı olabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Erken teşhisin ve doğru tedavi yöntemlerinin önemi ise bir kez daha vurgulanıyor. Andres ve ailesine bu zorlu süreçte güç diliyoruz ve ALS ile mücadele eden tüm hastalara umut olmasını temenni ediyoruz.