Eğitim-Sen, İstanbul Üniversitesi Temsilcisi Levent Dölek'in tutuklanmasının ardından Beyazıt Ana Kapı önünde basın açıklaması yaparak duruma tepki gösterdi. Sendika üyeleri, Dölek ve diğer tutukluların serbest bırakılmasını talep ederken, "Sendikal faaliyet suç değildir" sloganını vurguladı.
Tutuklamaya Sert Tepki
İstanbul Üniversitesi Kampüsü içinden yürüyerek Beyazıt Ana Kapı önüne gelen Eğitim-Sen üyeleri, ellerinde pankartlarla ve sloganlarla Dölek'in serbest bırakılmasını istedi. Eylemciler, "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Öğrenciler serbest bırakılsın", "Levent Dölek serbest bırakılsın", "Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet" sloganları attı. Grup, "Levent Dölek ve tüm tutuklulara özgürlük" pankartı açarak tepkilerini dile getirdi.
İstanbul Tabip Odası Başkanı Osman Küçükosmanoğlu da eyleme destek vererek bir konuşma yaptı. Küçükosmanoğlu, konuşmasında şunları söylediği belirtildi:
- "Bu tutuklamalar kabul edilemez."
- "Sendikal faaliyetler suç değildir."
- "Levent Dölek ve diğer tutuklular derhal serbest bırakılmalıdır."
Sendikal Haklar Vurgusu
Eğitim-Sen üyeleri, Levent Dölek'in tutuklanmasının sendikal haklara yönelik bir saldırı olduğunu savundu. Sendika temsilcileri, bu tür baskıların kendilerini yıldırmayacağını ve mücadelelerine devam edeceklerini belirtti. Sendika, Dölek'in serbest bırakılması için hukuki ve siyasi girişimlerini sürdüreceğini de duyurdu.
Türkiye'de sendikal haklar ve ifade özgürlüğü sık sık tartışma konusu olmaktadır. Uluslararası kuruluşlar ve insan hakları örgütleri, Türkiye'de sendikal faaliyetlerin önündeki engellerin kaldırılması ve ifade özgürlüğünün güvence altına alınması çağrısında bulunmaktadır. Sendikalar, çalışanların haklarını korumak ve savunmak için önemli bir rol oynamaktadır. Bu nedenle, sendikal faaliyetlerin engellenmesi, demokratik bir toplum için kabul edilemez bir durum olarak değerlendirilmektedir.
Eğitim-Sen'in Beyazıt'taki eylemi, Levent Dölek'in tutuklanmasına yönelik tepkinin yanı sıra, Türkiye'deki sendikal haklar ve ifade özgürlüğü konusundaki endişeleri de gündeme getirdi. Dölek'in serbest bırakılması talebi, sendikal hakların korunması ve ifade özgürlüğünün güvence altına alınması mücadelesinin bir parçası olarak önemini koruyor.