ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Tom Barrack'ın "Biladü'ş-Şam" terimini kullanmasıyla birlikte, Lübnan'ın Suriye ile olan tarihi ilişkisi yeniden tartışma konusu oldu. Peki, Lübnan gerçekten Suriye'nin bir parçası mıydı? Tom Barrack bu ifadeyle neyi kastetti? İşte bu soruların cevapları ve Biladü'ş-Şam'ın anlamı...

Biladü'ş-Şam Nedir?

Biladü'ş-Şam, Arapça kökenli bir terim olup, "Şam Diyarı" anlamına gelir. Tarihsel olarak, günümüzdeki Suriye, Lübnan, Filistin, Ürdün ve İsrail topraklarının tamamını veya bir kısmını kapsayan bölgeyi ifade etmek için kullanılmıştır. Bu bölge, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, stratejik ve kültürel açıdan büyük öneme sahip olmuştur.

Biladü'ş-Şam terimi, özellikle Osmanlı İmparatorluğu döneminde yaygın olarak kullanılmıştır. Osmanlı Devleti, bu bölgeyi Şam Vilayeti adı altında yönetmiştir. Ancak, I. Dünya Savaşı'nın ardından Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasıyla birlikte, Biladü'ş-Şam toprakları farklı devletler arasında paylaşılmıştır.

Günümüzde, Biladü'ş-Şam terimi daha çok tarihsel ve kültürel bir anlam taşımaktadır. Ancak, bazı siyasi çevrelerde bu terim, bölgedeki siyasi sınırların yeniden çizilmesi veya bir tür bölgesel birlik oluşturulması gibi fikirleri desteklemek amacıyla kullanılabilmektedir.

Lübnan'ın Suriye ile İlişkisi

Lübnan ve Suriye, tarih boyunca iç içe geçmiş iki ülke olmuştur. Her iki ülke de Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası olmuş ve aynı kültürel mirası paylaşmıştır. Ancak, I. Dünya Savaşı'nın ardından Fransa'nın manda yönetimi altına giren Lübnan, 1943 yılında bağımsızlığını ilan etmiştir. Suriye ise 1946 yılında bağımsızlığına kavuşmuştur.

Bağımsızlıklarını ilan etmelerine rağmen, Lübnan ve Suriye arasındaki ilişkiler her zaman karmaşık olmuştur. Suriye, Lübnan'ı her zaman kendi doğal bir parçası olarak görmüş ve Lübnan'ın iç işlerine müdahale etme eğiliminde olmuştur. Özellikle 1975-1990 yılları arasındaki Lübnan İç Savaşı sırasında Suriye, Lübnan'da askeri varlık bulundurmuş ve ülkenin siyasi hayatında önemli bir rol oynamıştır.

Suriye'nin Lübnan'daki askeri varlığı, 2005 yılında eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri'nin öldürülmesinin ardından uluslararası baskılar sonucu sona ermiştir. Ancak, iki ülke arasındaki ilişkiler hala hassas bir konu olmaya devam etmektedir.

Tom Barrack'ın Açıklamasının Önemi

Tom Barrack'ın "Biladü'ş-Şam" terimini kullanması, özellikle Lübnan ve Suriye arasındaki ilişkilerin hassasiyeti göz önüne alındığında, dikkat çekici bir durumdur. Bu ifade, bazı kesimler tarafından Suriye'nin Lübnan üzerindeki emellerini yeniden gündeme getirme çabası olarak yorumlanmıştır. Ancak, Barrack'ın bu ifadeyi hangi bağlamda kullandığı ve neyi kastettiği tam olarak bilinmemektedir.

Sonuç olarak, Tom Barrack'ın "Biladü'ş-Şam" açıklaması, Lübnan ve Suriye arasındaki tarihi ve siyasi ilişkileri yeniden gündeme getirmiş ve bölgedeki hassasiyetleri bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bu tür açıklamaların, bölgedeki istikrarı olumsuz etkileyebileceği ve yeni gerginliklere yol açabileceği unutulmamalıdır.