
Bakırhan'dan Kritik Erdoğan Görüşmesi: Barış Umudu!
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapacakları görüşmeye dair önemli açıklamalarda bulundu. Bakırhan, bu görüşmenin Türkiye'de demokrasi, hukuk ve iç barışı sağlayacak bir yol haritası oluşturulmasına katkı sunmasını umut ettiklerini belirtti. Ayrıca, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın barış sürecindeki rolüne de dikkat çekti.
Barış Süreci ve Ankara'nın Rolü
Bakırhan, "Demokratik çözümün adresi Ankara, mekânı Meclis, muhatabı 86 milyon insandır" diyerek barış sürecinde Ankara'nın ve Meclis'in önemine vurgu yaptı. Abdullah Öcalan'ın Ortadoğu'daki karmaşık siyasi tabloda barışın pusulasını çizdiğini ve Kürt sorununun çözümünden bölgesel dengeye uzanan geniş bir perspektifle hareket ettiğini ifade etti. Bakırhan, barış sürecinin kendine has bir ritmi olduğunu ve bu ritmi bozmaya çalışanların başarısız olacağını savundu.
DEM Parti olarak sürecin ciddiyetine uygun davrandıklarını belirten Bakırhan, ABD'den Almanya'ya, İngiltere'ye kadar barış diplomasisi yürüttüklerini söyledi. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı ile yapılacak görüşmeye büyük önem verdiklerini ve bölgesel kaosun tırmandığı bu dönemde iç barışı güçlendirmek için daha çok konuşmak ve bir araya gelmek gerektiğini vurguladı.
Siyasi Davalar ve Çağrılar
Bakırhan, CHP Kurultay Davası, Kobane Davası ve diğer siyasi davaların ülkenin gündeminden çıkarılması çağrısında bulundu. Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in gözaltına alınmasına tepki göstererek, Soyer'in barış için çalışan bir siyasetçi olduğunu ve derhal serbest bırakılması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Madımak Katliamı'nın yıl dönümünde yitirilen canları anarak, ayrımcılığın ve nefretin korkunç sonuçlara yol açtığını belirtti.
Kobanî Davası'nın gerekçeli kararının 33 bin sayfadan oluşmasına değinen Bakırhan, bu kararın siyasi bir kumpas olduğunu ve demokratik siyasete müdahale anlamına geldiğini savundu. Siyasi davalarla siyaseti dizayn etme zihniyetinden vazgeçilmesi gerektiğini ve yargılanan arkadaşlarının derhal serbest bırakılması gerektiğini söyledi.
Meclis'e Çağrı ve Barışın İstikameti
Haksızlıkların ve hukuksuzlukların son bulması, Türkiye'nin demokratikleşmesi için Meclis'e büyük görevler düştüğünü belirten Bakırhan, Kürt meselesinin çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesini önüne alan bir komisyonun hızla kurulması gerektiğini ifade etti. Bu sürecin bir madalyonun iki yüzü gibi olduğunu, bir yüzünde demokratikleşme adımlarının atılması, diğer yüzünde ise silahsızlanma sürecinin yürütülmesi gerektiğini söyledi. Silahsızlanma kapsamında PKK'ye ilişkin bir yasanın çıkarılmasının sürecin yasal temelini oluşturacağını ve kardeşlik hukukunun sağlanacağını vurguladı.
Bakırhan, komisyonun sonuç alıcı bir şekilde çalışması halinde Türkiye'nin demokrasisinin önünün açılacağını ve barışın istikametinin Ankara olduğunu belirtti. İçte huzurlu bir Türkiye'yi Ortadoğu'da istikrarın sigortası yapmak için herkesi siyaset yapmaya ve barışı büyütmeye davet etti.
Tuncer Bakırhan'ın açıklamaları, Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasi atmosferde önemli bir umut ışığı olarak değerlendirilebilir. Erdoğan ile yapılacak görüşme, Kürt sorununun çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi için yeni bir başlangıç olabilir. Ancak, bu sürecin başarıya ulaşması için tüm tarafların samimi ve yapıcı bir yaklaşım sergilemesi gerekmektedir.