Türkiye, çevre sorunlarıyla mücadelede önemli bir adım atarak Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı (2025-2028)'nı hayata geçiriyor. Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, küresel iklim değişikliği, su kıtlığı ve hava kirliliği gibi çevresel sorunların giderek artmasıyla birlikte doğal kaynakların verimli kullanımının zorunlu hale geldiğini vurguluyor. Peki, bu strateji Türkiye için ne anlama geliyor ve hangi adımları içeriyor?

Döngüsel Ekonomi Nedir?

Döngüsel ekonomi, geleneksel doğrusal "al-yap-at" modelinden farklı olarak, kaynakların kullanımını optimize etmeyi ve atık oluşumunu en aza indirmeyi hedefleyen bir ekonomik modeldir. Bu model, ürünlerin ve malzemelerin mümkün olduğunca uzun süre kullanımda kalmasını, yeniden kullanılmasını, onarılmasını ve geri dönüştürülmesini teşvik eder. Döngüsel ekonomi, sadece çevresel faydalar sağlamakla kalmaz, aynı zamanda ekonomik büyümeyi destekleyerek yeni iş olanakları yaratır ve kaynak bağımlılığını azaltır.

Türkiye'nin Döngüsel Ekonomi Stratejisi Neleri Kapsıyor?

Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı (2025-2028),Türkiye'nin döngüsel ekonomi hedeflerine ulaşması için bir yol haritası sunuyor. Bu strateji, aşağıdaki gibi önemli alanlara odaklanıyor:

• Atık Yönetimi: Atık oluşumunu azaltmak, atıkları ayrıştırmak ve geri dönüşüm oranlarını artırmak.
• Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim: Ürünlerin daha uzun ömürlü, onarılabilir ve geri dönüştürülebilir şekilde tasarlanmasını teşvik etmek.
• Kaynak Verimliliği: Doğal kaynakların kullanımını optimize etmek ve alternatif kaynaklara yönelmek.
• Yenilikçilik ve Teknoloji: Döngüsel ekonomi uygulamalarını destekleyen yeni teknolojilerin geliştirilmesini ve yaygınlaştırılmasını sağlamak.

Bu stratejinin başarılı bir şekilde uygulanması için kamu kurumları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların işbirliği büyük önem taşıyor.

Bu Stratejinin Sonuçları Ne Olacak?

Türkiye'nin Ulusal Döngüsel Ekonomi Stratejisi ve Eylem Planı (2025-2028),çevre sorunlarıyla mücadelede önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu strateji sayesinde, atık miktarı azalacak, doğal kaynaklar daha verimli kullanılacak ve çevre kirliliği önlenecek. Ayrıca, döngüsel ekonomi uygulamaları sayesinde yeni iş olanakları yaratılacak ve Türkiye'nin ekonomik büyümesine katkı sağlanacak. Ancak, bu stratejinin başarılı bir şekilde uygulanması için tüm paydaşların aktif katılımı ve koordinasyonu şart. Aksi takdirde, beklenen sonuçların elde edilmesi zorlaşabilir.