Gazeteci Fatih Altaylı, HDP Eş Genel Başkanı Prof. Dr. Mithat Sancar ile gerçekleştirdiği görüşmeyi köşesine taşıdı. Görüşmede, Çözüm Süreci'nin TBMM'de olması gerektiği yönündeki CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in açıklamalarına HDP'nin ve Kandil'in bakış açısı ele alındı. Sancar, "Herkes bu işin ciddiyeti için çözümün TBMM’de aranması gerektiğini düşünüyor. Bu sürece güveni oluşturur" ifadelerini kullandı.
Çözüm Süreci Neden TBMM'de Aranmalı?
Mithat Sancar, Çözüm Süreci'nin TBMM'de aranmasının önemine vurgu yaparak, bu durumun sürece olan güveni artıracağını belirtti. Sancar'ın bu açıklaması, sürecin daha şeffaf ve katılımcı bir zeminde yürütülmesi gerektiği yönündeki beklentileri yansıtıyor. TBMM'nin sürece dahil olması, farklı siyasi görüşlerin temsil edilmesini ve daha geniş bir mutabakatın sağlanmasını sağlayabilir. Bu durum, çözüm sürecinin daha kalıcı ve sürdürülebilir olmasına katkıda bulunabilir.
Fatih Altaylı'nın "Peki, Kandil ne düşünüyor?" sorusuna Sancar'ın verdiği yanıt ise dikkat çekiciydi: "Herkes bu işin ciddiyeti için çözümün TBMM’de aranması gerektiğini düşünüyor. Bu sürece güveni oluşturur." Bu ifade, Kandil'in de çözüm sürecinin TBMM çatısı altında yürütülmesine destek verdiği şeklinde yorumlanabilir.
Çözüm Süreci'nde Yeni Bir Sayfa mı Açılıyor?
Türkiye'nin yakın tarihinde önemli bir yer tutan Çözüm Süreci, farklı dönemlerde farklı yaklaşımlarla ele alınmıştır. Sürecin TBMM'de yürütülmesi fikri, yeni bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir. Bu yaklaşım, sürecin daha kapsayıcı ve demokratik bir zeminde ilerlemesini hedefliyor. Ancak, bu yaklaşımın başarılı olabilmesi için tüm tarafların samimi ve yapıcı bir tutum sergilemesi gerekiyor.
Çözüm Süreci'nin TBMM'de ele alınması, şu avantajları sağlayabilir:
- Farklı siyasi görüşlerin temsil edilmesi
- Daha şeffaf ve katılımcı bir süreç yürütülmesi
- Toplumsal mutabakatın sağlanması
- Sürecin daha kalıcı ve sürdürülebilir olması
Çözüm Süreci'nin Geleceği
Fatih Altaylı'nın Mithat Sancar ile yaptığı görüşme, Çözüm Süreci'nin geleceği hakkında önemli ipuçları sunuyor. HDP ve Kandil'in sürece TBMM'nin dahil edilmesi yönündeki açıklamaları, sürecin yeniden canlandırılması için bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Ancak, bu fırsatın değerlendirilebilmesi için tüm tarafların ortak bir vizyon etrafında birleşmesi ve karşılıklı güvenin tesis edilmesi gerekiyor. Önümüzdeki dönemde, siyasi aktörlerin atacağı adımlar, Çözüm Süreci'nin seyrini belirleyecek.
