
İlber Ortaylı'dan Şok Trump Yorumu: Tanrı Onu Mu Görevlendirdi?
ABD Başkanı Donald Trump'ın sık sık dile getirdiği "Beni Tanrı görevlendirdi" sözleri, tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın dikkatini çekti. Ortaylı, Trump'ın bu söyleminin ardındaki olası nedenleri ve tarihi bağlantılarını değerlendirdi. Peki, Trump gerçekten buna inanıyor mu, yoksa bu sadece siyasi bir strateji mi?
Trump'ın "Tanrı Görevlendirmesi" İddiası
Donald Trump, daha önce Kongre'de ve farklı siyasi ortamlarda da kullandığı "Beni Tanrı görevlendirdi" ifadesini sosyal medya üzerinden tekrar gündeme getirdi. Bu açıklama, hem destekçileri hem de karşıtları arasında büyük yankı uyandırdı. Trump'ın bu söylemi, bazı kesimler tarafından dini inançlarına vurgu yapma çabası olarak yorumlanırken, bazıları ise bunun tamamen siyasi bir propaganda olduğunu düşünüyor.
Trump'ın bu türden söylemleri, özellikle muhafazakar ve dindar seçmen tabanında karşılık bulmayı amaçlıyor olabilir. Ancak, bu türden ifadeler, aynı zamanda laik ve seküler kesimlerde de endişe yaratabiliyor. Zira, devlet yönetiminde dini referansların kullanılması, bazı kesimler tarafından demokrasi ve laiklik ilkelerine aykırı bulunabiliyor.
İlber Ortaylı'dan Tarihi Perspektif
Prof. Dr. İlber Ortaylı, Trump'ın bu söylemini Türk tarihindeki "kut" anlayışıyla ilişkilendirerek farklı bir perspektif sunuyor. Ortaylı'ya göre, Türklerdeki Hakan'ın Tanrı tarafından görevlendirildiğine inanılması gibi, Trump da benzer bir meşruiyet arayışında olabilir. Ortaylı'nın açıklamaları şu şekilde:
Türklerde de Hakan’ın, Han’ın ya da unvanı her neyse hükümdarın Tanrı tarafından vazifelendirildiğine inanılır. Hakan ‘kut’ almış kişidir; ‘kutlu’ kişidir. Yani ‘Gök Tengri’ ona görev vermiştir. Onun soyu, hanedanı da bu ‘kut’ ile devam eder. Onun nesli de artık ‘Han soylu’ olur. Bu fevkalade kıymetlidir ve halk nazarında da kabul görür. Öyle önüne gelen kişi ‘Ben Hakan olayım’ diye öne çıkamaz. Adama ‘Sen kimsin?’ diye sorarlar. Kut olması gerekir. Emsali çoktur.
Ortaylı'nın bu yorumu, Trump'ın söyleminin sadece güncel siyasi bir hamle olmadığını, aynı zamanda tarihi ve kültürel kökleri olan bir meşruiyet arayışı olabileceğini gösteriyor.
Sonuç
Donald Trump'ın "Beni Tanrı görevlendirdi" şeklindeki iddialı söylemi, İlber Ortaylı'nın tarihi perspektifiyle daha da anlam kazanıyor. Trump'ın bu söyleminin ardında yatan motivasyon ne olursa olsun, siyasi arenada yankı uyandırmaya devam edeceği açık. Bu türden söylemlerin, hem iç politikada hem de uluslararası ilişkilerde nasıl bir etki yaratacağı ise merak konusu.