
Kayyım Darbesine Rağmen Kadınlar Direniyor! Neslihan Şedal Konuştu
Van Büyükşehir Belediyesi eski Eş Başkanı Neslihan Şedal, kayyım politikalarının kadınların siyasi temsil hakkına ve toplumsal eşitlik mücadelesine verdiği zararları değerlendirdi. Şedal, tüm baskılara rağmen kadınların örgütlü gücünün kayyımları yeneceğine inanıyor.
Kayyım Politikaları Kadınların Kazanımlarını Hedef Alıyor
Şedal'a göre kayyım atamaları sadece bir belediye meselesi değil, aynı zamanda kadınların yıllardır süren mücadelesiyle elde ettiği demokratik kazanımlara yönelik sistematik bir saldırı. "Kadın iradesini gasp etmeye çalışan, kadınların siyaset yapma biçimine müdahale eden, kadınların büyük emek ve bedellerle açmış oldukları kurumlara saldıran bir akıldan bahsediyoruz," diyor Şedal.
Şedal, 31 Mart seçimlerinde halkın, özellikle de kadınların desteğiyle seçildiğini ancak 15 Şubat'ta hukuksuz bir şekilde görevden alındığını belirtiyor. "Kadınlardan almış olduğum desteğin çok güçlendirici ve motive edici olduğunu belirterek devam edeyim," diyor Şedal, kadınların iradesinin yok sayılmasına karşı daha güçlü bir mücadele verilmesi gerektiğini vurguluyor.
Şedal, kayyım atamalarının seçme ve seçilme hakkını gasp ettiğini savunuyor. "Halkın iradesinin yönetime yansıması en temel haktır ve maalesef kayyımlar üç dönemdir bu hakkı gasp ediyor," diyor Şedal, iktidarın alternatif düşüncelere tahammül edemediğini ve bu nedenle zor aygıtını kullandığını ifade ediyor.
Kayyımların Yerel Demokrasiye ve Topluma Etkileri
Kayyım uygulamalarının yerel demokrasiye, belediye hizmetlerine ve seçmen iradesine büyük zararlar verdiğini belirten Şedal, halkın seçimlere olan güveninin sarsıldığını ve toplumsal sorunların derinleştiğini söylüyor. "Kayyım politikaları, giderilmesi uzun zaman alacak sosyolojik tahribatlar da yarattı," diyor Şedal.
Şedal, kayyımların kadın kurumlarını kapattığını, kadın katliamlarının arttığını, yoksulluğun derinleştiğini ve çevre sorunlarının büyüdüğünü ifade ediyor. "Kadınları güçlendirmek için yaptığınız hangi çalışmalar yarım kaldı? Ya da yok edildi?" sorusuna Şedal şu yanıtı veriyor:
- Kadın dayanışma merkezleri kapatıldı.
- Kadın eserleri kütüphaneleri kapatıldı.
- Kadınlara yönelik şiddetle mücadele hatları kapatıldı.
- Kadınların ücretsiz ulaşımını sağlayan projeler iptal edildi.
Kadınlar Mücadeleye Devam Edecek
Şedal, kadınların siyasetteki önündeki en büyük engelin cinsiyetçilik olduğunu söylüyor ve erkek egemen sistemin kadınlara yaşam alanı tanımadığını belirtiyor. Ancak Şedal, tüm baskılara rağmen kadınların mücadeleye devam edeceğini ve hakikatleri söylemekten vazgeçmeyeceğini vurguluyor. "Biz de bu yargı baskısına rağmen hakikatleri söylemeye devam edeceğiz elbette," diyor Şedal.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Şedal, kadınların şiddetsiz bir dünya için direndiğini ve yerel yönetimler olarak erkek şiddetine karşı örgütlenmeye devam edeceklerini söylüyor. "Hepimizin ihtiyacı olan şiddetsiz, sömürüsüz, özgür ve eşit bir yaşam," diyor Şedal, barışın inşasına kadınların öncülük ettiğini ve kadınların barışa en çok ihtiyacı olduğunu ifade ediyor.
Kayyım atamaları ve baskılar karşısında kadınların kararlılığı ve örgütlü mücadelesi, yerel demokrasinin yeniden inşası ve toplumsal eşitliğin sağlanması için umut veriyor. Neslihan Şedal'ın sözleri, kadınların direnişinin ve dayanışmasının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.












