
Marmara Alarm Veriyor! Köpek Balıkları Kıyıya Neden Vuruyor?
Marmara Denizi'nde yaşanan kirlilik felaketi, deniz canlılarını tehdit etmeye devam ediyor. Yıllardır süregelen kirlilik yükü, Marmara Denizi'ni adeta bir ölüm denizine dönüştürüyor. Özellikle derin dip sularında oksijen seviyesinin kritik seviyelere düşmesi, başta köpek balıkları olmak üzere birçok deniz canlısının yaşam alanını daraltıyor.
Oksijen Tükeniyor, Canlılar Kıyıya Kaçıyor
Marmara Denizi'nin birçok derinlik noktasında çözünmüş oksijen miktarı 2 mg/l'nin altına düşmüş durumda. Hatta bazı bölgelerde, 100 metre derinlikten itibaren bu miktar 1 mg/l'nin de altına iniyor. Doğu Marmara'da ise 200 metre derinliğin altında oksijenin tamamen sıfırlandığı noktalar tespit edilmiş durumda. Bu durum, yüksek oksijene ihtiyaç duyan köpek balıkları gibi canlıların hayatta kalma mücadelesini zorlaştırıyor ve onları kıyı bölgelerine yöneltiyor.
Peki bu durumun sebepleri nelerdir? Marmara Denizi'ne akan yüzlerce dere, çay ve akarsu üzerinden arıtılmadan bırakılan evsel, tarım ve sanayi atıkları, denizin kirlenmesindeki en büyük etkenlerden biri. Bu atıklar, denizdeki oksijen seviyesini düşürerek canlı yaşamı için elverişsiz bir ortam oluşturuyor.
Bu vahim tabloyu daha net anlamak için şu maddelere göz atabiliriz:
- Endüstriyel atıkların kontrolsüz bir şekilde denize bırakılması
- Evsel atık su arıtma tesislerinin yetersizliği
- Tarım ilaçları ve gübrelerin bilinçsizce kullanımı
- Deniz trafiğinin yoğunluğu ve gemi atıkları
Çevrecilerden ve Bilim İnsanlarından Uyarılar
Çevreciler, bilim insanları ve yurttaş inisiyatifleri yıllardır bu tehlikeye dikkat çekiyor ve uyarılarını sıralıyor. Ancak, bu uyarılara rağmen tablo bir türlü değişmiyor. Günden güne katran karası akan zehirli arterler, Marmara’nın damarlarına ölüm pompalamaya devam ediyor. Bu durum, sadece deniz canlılarını değil, aynı zamanda insan sağlığını ve bölgedeki ekonomik faaliyetleri de tehdit ediyor.
Marmara Denizi İçin Ne Yapılabilir?
Marmara Denizi'ni kurtarmak için acil ve kapsamlı önlemler alınması gerekiyor. Peki neler yapılmalı?
- Atık su arıtma tesislerinin kapasitesi artırılmalı ve modern teknolojilerle donatılmalı
- Sanayi kuruluşlarının atıklarını denize bırakması sıkı bir şekilde denetlenmeli ve cezai yaptırımlar uygulanmalı
- Tarım ilaçları ve gübrelerin kullanımı konusunda çiftçiler bilinçlendirilmeli ve alternatif yöntemlere yönlendirilmeli
- Deniz trafiği düzenlenmeli ve gemi atıklarının kontrolü sağlanmalı
- Halkın bilinçlendirilmesi için eğitim çalışmaları yapılmalı ve çevre duyarlılığı artırılmalı
Marmara Denizi'ndeki oksijen seviyesinin düşmesi ve deniz canlılarının kıyıya kaçması, aslında bir çığlık. Bu çığlığa kulak vermek ve harekete geçmek, hem denizlerimizin geleceği hem de kendi sağlığımız için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, Marmara Denizi'ni geri dönülemez bir şekilde kaybedebiliriz.
Profesyonel SEO Ajansı