
İsrail'den Şok Karar! 106 Filistin Evine Yıkım Emri!
İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarındaki Filistinlilere ait 106 yapının yıkılacağını duyurdu. Bu karar, bölgedeki gerilimi daha da tırmandırırken, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Yıkım Kararının Detayları
Ordudan yapılan yazılı açıklamada, yıkımı planlanan yapıların işaretlendiği bir harita paylaşıldı. Binaların üzerine kırmızı simgeler yerleştirilerek yıkım emri net bir şekilde belirtildi. Açıklamada, Batı Şeria'daki ordu komutanı Avi Blut’un, askeri yetkilerine dayanarak söz konusu yapıların yıkılması talimatını verdiği bildirildi. Yıkım işlemlerinin 1 Mayıs itibarıyla alınan karardan sonraki 24 saat içerisinde başlatılacağı kaydedildi.
Tulkerim Valisi Abdullah Kemil, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, kararın durdurulması için uluslararası topluma "acil müdahale" çağrısında bulundu. Kemil, “İsrail, Tulkerim kampında 58, Nur Şems'te de 48 binayı yıkmayı planlıyor, yıkım gerçekleştirilmeden önce sakinlerinin sadece eşyalarını almalarına izin verilecek” ifadelerine yer verdi. Vali Kemil ayrıca, kamplarda yaşayan sivillerin sistematik şekilde yok edilmeye çalışıldığını, göçe zorlandıklarını ve evlerinin kasıtlı olarak yıkılıp yakıldığını vurguladı.
Bölgedeki Durumun Vahameti
İsrail ordusu, Batı Şeria’nın kuzeyindeki kent ve mülteci kamplarına yönelik yaklaşık 100 gündür sürdürdüğü askeri operasyonlarda geniş çaplı yıkımlar gerçekleştirirken, birçok Filistinli yaşamını yitirdi ve binlercesi evlerini terk etmek zorunda kaldı. İsrail'in 7 Ekim 2023’te Gazze Şeridi’ne başlattığı saldırıların ardından, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve şiddet olaylarında da artış yaşanıyor.
Bu durum, bölgedeki insani krizi derinleştirirken, uluslararası toplumun sessizliği ise tepkilere neden oluyor. Filistin halkı, evlerinin yıkılmasıyla birlikte geleceğe dair umutlarını da kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.
Uluslararası Toplum Ne Yapacak?
İsrail'in bu kararı, uluslararası hukuka aykırı bulunurken, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşların bu duruma nasıl bir tepki vereceği merakla bekleniyor. Bölgedeki gerilimin daha da artmaması için uluslararası toplumun ivedilikle harekete geçmesi gerekiyor.
Bu yıkım kararı, bölgedeki zaten kırılgan olan barış umutlarını daha da zedeledi. Uluslararası toplumun, bu adaletsizliğe karşı sesini yükseltmesi ve Filistin halkının yanında durması büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, bölgedeki şiddet sarmalı daha da derinleşebilir ve kalıcı bir çözüme ulaşmak imkansız hale gelebilir.